"Eğitim alanında reform yapamadık"

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, "Birçok alanda gerçekleştirdiğimiz reformları eğitim alanında yapamadık." dedi. Türkiye'nin, herkesin takdirle izlediği bir ülke haline geldiğini, fakat bunun yetmemesi gerektiğini söyleyen Gül, "Biz orta gelirli bir ülke olarak kalamayız. Nüfusumuz, coğrafyamız büyük. Siyasi geçmişimiz var." dedi.

Giriş Tarihi 17 Mayıs 2013, 00:00 Güncelleme 17 Mayıs 2013, 19:17
Eğitim alanında reform yapamadık

İÇİNDEKİLER

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, 'Üniversiteler Şehri Kayseri' programına katıldı. Gül, burada yaptığı konuşmada, Kayseri'nin eğitim kurumlarına yaptığı yardımlarla diğer şehirlere örnek olduğunu söyledi. Program boyunca çok sayıda hayırseverin isminin söylendiğini belirten Gül, "Burda çok isim duydunuz. Bunu çok şehirde göremezsiniz. Bu isimler, sadece üniversitelere yardım yapanlar değil. Sadece bir fakülte, eğitim kurumunun finansmanını karşılayanlar değil. Bütün yardımları gönüllü yapmışlar. Hepsiyle kıvanç duyuyoruz. Bunun başka şehirlerimize de örnek olmasını arzu ediyorum. Ziyaret ettiğim birçok şehirlerde bunu görünce mutlu oluyorum. Bütün bunlar gönüllü yapılmıştır. Ben cumhurbaşkanı olarak 'sen şunu yap' dememişimdir. Kayseri bir üniversiteler şehri oldu. Bu daha da pekişecek." diye konuştu.

Kayseri'nin, üniversiteler şehri olması için şehrin hazırlandığını belirten Gül, "Belediye başkanları, valiler, yerel yöneticiler bunun farkında oldukları için bu işi ele almışlardır. Valiler, İstanbul, Ankara'da iş adamlarını ziyaret etmiştir. Belediye başkanları her türlü altyapıyı yapmıştır ve devam edeceklerdir. Burada bir şeyin altını çizmek istiyorum. Bir yerin başka alanlarda güçlü olması gerekir. Sosyal kültürel anlamda da. Taşra bunu aşmıştır, metropol olma yolunda." şeklinde konuştu.

"BAZI ÜNİVERSİTELER DIŞA KAPALI"
Bazı üniversitelerin dışarıya kapalı olduğunu vurgulayan Gül, bunları aile içi evliliğe benzetti. Türkiye'ye yabancı öğrenci ve öğretim üyesi getirmek gerektiğini ifade eden Gül, "Verdiğim talimatlarla YÖK bazı değişiklikler yaptı. Bu önce, bizim gençlerimize dünyanın nasıl olduğunu öğretiyor. Biz dünyayı sadece bizim burası gibi zannediyoruz. Dünyada her türlü insan var. Global olduğuna göre dünyayı tanımak lazım. Biz bütün dünyayı örnek alacağız. Buradaki öğrenciler sadece Kayseri'de çalışmayacak. Dünyanın her yerinde büro ve şirketlerde çalışacaklar. Veya kendi işlerini kuracaklar ve dünyanın dört bir bucağında nerde iş varsa orda çalışacaklar. Bunlara yönelik gençleri yetiştirmeniz lazım." diye ifade etti.

Gittiği bütün şehirlerde, üniversiteleri de mutlaka ziyaret ettiğini anlatan Gül, fikirlerini onlarla paylaştığını aktardı. Çok sayıda üniversite olduğunu belirten Gül, "Ama buradaki üniversiteler lise üstü bir eğitim kurumu olmamalı. Nitelikli eğitime önem vermeliyiz. İnsan zenginliği çok önemli. İkinci dünya harbinde yerle bir olan ülkeler beşeri insan gücü sayesinde hemen ayağa kalktı." dedi.

Türkiye'nin, herkesin takdirle izlediği bir ülke haline geldiğini vurgulayan Gül, ama bunun yetmemesi gerektiğini söyledi. Cumhurbaşkanı Gül, şöyle dedi: "Biz orta gelirli bir ülke olarak kalamayız. Nüfusumuz, coğrafyamız büyük. Siyasi geçmişimiz var. Dünyanın öncü milletlerinden birisi olmuşuz. Bundan sonra da böyle olmamız gerekir. Bunun yolu da eğitimden geçiyor. Ekonomi uzmanları konuşurken, her sözlerini eğitime bağlıyor. 'Cari açığı kapatmamızın yolu buradan geçer' diyor. Yoksa çok işler yaparız ama amaleliğe dönüşür, fakat geride kalırız. Üniversitelerde eğitimin çok kaliteli olması gerektir, bu hayati derecede önemli. Birçok alanda yaptığımız reformları Türkiye'nin eğitiminde gerçekleştiremedik. Onun için yoğunlaşmamız gereken alan kesinlikle eğitim olmalı. Birey olarak tek tek düşündüğümüzde herkes farkındadır. Anne baba her türlü harcamayı çocuğuna yapar. Eğitim bütçeden en büyük payı alıyor. Hatta benim başbakanlığım döneminde ilk bütçeyi yaptığımızda en yüksek payı eğitime, sonra savunmaya vermiştik."

"ÜNİVERSİTELER BİRBİRİYLE KONUŞAMAZDI"
Üniversiteler arasında tatlı bir yarışma olması gerektiğini de vurgulayan Gül, bunun çıkar için değil, çok başarılı olmak için olacağını aktardı. "Bunun başladığını görüyorum." diyen Gül, şöyle devam etti: "Üniversiteler uzun yıllar sonra kendi görev bilincinin farkına vardılar. Bu heyecanı bütün üniversiteler farkına vardı. Önümüzdeki günlerde yapılan araştırma geliştirme projelerinde patent alanında patlama olacak. Bunlar hemen olmaz. Öyle zaman vardı üniversiteler birbiriyle konuşamazdı. TÜBİTAK ile üniversiteler yan yana gelemezdi. Bu garip haller vardı. O yüzden büyük fonlardan faydalanamazdık. Türkiye, Avrupa Çerçeve Programı'na dahildir. Yeteri kadar proje verememişti. Ancak kendine güvenen üniversiteler yapıyordu. AB'den çıkalım mı çıkmayalım mı? yı tartıştık. Bugün tam tersi bir durum ortada. Ödediğimizden fazlasını alıyoruz. Sık sık YÖK ve TÜBİTAK'a soruyorum. Dünyanın neresinde fon varsa oraya müracaat ediyor. Hiçbir üniversite parasızlıktan yakınamaz."

Güçlü olmanın tek başına bir şey ifade etmediğini anlatan Cumhurbaşkanı Gül, "Güçlü olmanın amacı halkın mutlu olmasıdır" dedi. Bazen üniversite hocalarıyla konuştuğunu ve 'Biz nelerle uğraştık' dediklerini aktaran Gül, "Bunu sorarken yanlış anlaşılmaya meydan vermek istemiyorum. Üniversiteler, şehirlerde lokomatif görevi yapacaktır. Sadece eğitim değil, eğitim ötesi faaliyet ve sorumlulukları vardır. Bunları yaparken de esas amaçlarını ikinci plana atmadan bunları yapacaklardır. Kayseri'ye her gelişimizde bu dayanışmayı görüyorum. İnşaallah AGÜ'nün bu kampüsü hızlı bir şekilde yapılır." dedi.

Üniversitelerin bulundukları yerde, oranın seviyesine inmek yerine, orayı kendi bulundukları seviyeye çıkarması gerektiğini belirten Gül, şöyle devam etti: "Bunun yolu da halkla iç içe olmaktan geçer. Her alanda standartları yüksek tutmak gerekir. Kayseri'deki bütün üniversitelerden bunu yapmalarını istiyorum. Kendi çıtanızı koyun ve şehri buraya taşıyın. Bu sadece eğitimle değil, bina, çevre düzenlemesi yaparken ve eğitimdeki kaliteyle de olur. Herkes arkanızda. İş adamlarımızda gönüllü olarak yanınızda olduğuna göre başarılı olacağımıza inanıyorum."

Kayseri'de bulunan 4 üniversitenin rektörü de programda üniversiteleri hakkında bilgi verdi. Erciyes Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fahrettin Keleştemur, 35 yıl önce kurulan üniversitede şu anda 45 bin civarında öğrencinin eğitim gördüğünü söyledi. 5 bin öğretim elemanının çalıştığını kaydeden Keleştemur, üniversite kampüsü içinde yapılan binaların yüzde 80'den fazlasının hayırseverler tarafından kurulduğunu anlattı. Keleştemur, üniversiteleri dünyadaki gelişmelerin dışında tutmanın mümkün olmayacağını aktardı.

Melikşah Üniversitesi Rektör Vekili Prof. Dr. Tankut Yalçınöz de vakıf üniversitesi olarak 2 bin 400 öğrenciye hizmet verdiklerini söyledi. Üniversitede 127 akademisyenin görev yaptığnıı anlatan Yalçınöz, "Üniversitemizin bin 170 öğrenci kapasiteli yurtları bulunmaktadır. Kurum olarak önemli projeler yürütüyoruz. Bunlardan birisi elektrikli araba üretimi projesidir." dedi.

Nuh Naci Yazgan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kerim Güner ise yeni eğitim öğretim yılında 410 öğrenci kapasitesine ulaşacaklarını söyledi.

Abdullah Gül Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İhsan Sabuncuoğlu da AGÜ'nün henüz kurulum aşamasında bir üniversite olduğunu ve henüz öğrencisi bulunmadığını söyledi. Binaların inşaat çalışmasının sürdüğünü anlatan Sabuncuoğlu, "Ülkemizin büyük hedefleri var. Bunun en önemli kaynağı insan gücü ihtiyacıdır. Bu gücü de üniversitelerimizde yetiştireceğiz." dedi. Sabuncuoğlu, AGÜ olarak vizyonlarının uluslararası deneyime sahip gençler yetiştirmek olduğunu ifade etti.