Raporda, patlama öncesi galeri 1'de dinamit atılması sonrası gaz boşalması yaşandığı belirtilerek, metan gazının havayla galeri 2 denilen bölgeye taşımasının ardından burada oluşan kıvılcım nedeniyle patlama meydana geldiği belirtildi.
Galeri 2'de saat 13.15'ten patlamanın meydana geldiği 13.27'ye kadar geçen 12 dakikada metan gazı miktarının yüzde 4'e yükseldiği kaydedilen raporda, ''12 dakikada patlama riskinin çok yüksek olduğu halde uzaktan gaz izleme merkezi görevlilerince nasıl bir çalışma yapıldığı, görevlilerin yer altında çalışmasını sürdüren Yapı-Tek işçilerine neden haber ulaştırmadığı, ekipmanların neden durdurulamadığı, neden acil kaçış planlarını uygulanmadığını anlamak mümkün değildir'' denildi.
Uzaktan gaz izleme merkezindeki görevli mühendis ve teknikerin gazın açığa çıkmasının ardından yer altındaki çalışmayı durdurmaları gerektiği kaydedilen raporda, havalandırma pervanelerinin yanlış yerleştirilmesinin metan gazının patlama olan bölgeye taşınmasına yol açtığı iddia edildi.
İşçilerin gaz maskesi almayarak ihmalkar davrandığı öne sürülen raporda, ocaktaki gaz izleme sensörlerinin yanlış yerleştirilmesi ve gaz ölçümlerinin yapılmamasıyla ilgili olarak, olayda yaşamını yitiren mühendisler de sorumlu tutuldu.
TTK RAPORA KATILMIYOR
TTK İş Güvenliği ve Eğitim Daire Başkanı Mesut Öztürk, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bilirkişi raporundaki tespitlerin doğru olduğuna inanmadıkları belirterek, şöyle konuştu:
''Rapora katılmıyoruz. Ana kusurun dağıtılması lazımdı. Herkese kusurdan pay verilmiş. Sanki sensörlerin yerini bizim arkadaşlarımız değiştirdi. Tespitlerde hatalar var. Patlamanın galeri-2'de olduğunu belirtiyorlar, bizim incelemelerimizde orada patlama bulgusu yok. Büyük ihtimalle ana galeride patlama oldu. Bazı şeyler karıştırılıyor. 'Niye 12 dakika da önlem alınmadı' deniliyor. Gaz izlemedeki görevli arkadaşımız yer altındaki çalışanlara telefon ediyor. Yapı-Tek'in elamanları gaz oranından haberlerini olduğunu, dinamit attıklarını söylüyorlar. Olan şeyler bile yokmuş gibi bir senaryo kurgulanıyor. Bir bilirkişinin tespitine göre mahkeme karar verecek değil. Başka bilirkişilere de gidecektir. Raporda olay yeri ve kurgulama yanlış gösterilmiş.''
TTK Karadon Müessese Müdürlüğü maden ocağının eksi 540 kodunda 17 Ağustos 2010'da grizu patlaması meydana gelmiş, 30 madenci yaşamını yitirmişti. Soruşturmayı yürüten savcılık, Zonguldak Karaelmas Üniversitesince hazırlanan ilk bilirkişi raporunu yetersiz bulmuştu.
