DAF, bu aracı tasarlarken rüzgarın akışını tavan bölgesi üzerinde yoğunlaştırdığı için 600, Saab 96 veya Chrysler Airflow kadar aerodinamik değildi. Ancak Ford Anglia gibi dönemin küt tasarımlı modellerinden de değildi. DAF 600'ün birleşik şasi karoseri sağlamlığını arttırırken bu aracın dört tekerleğindeki teleskopik amortisörler ve helezon yaylar yüksek konfor sunuyordu. DAF 600'de Renault'dan alınan iki zamanlı, iki silindirli boxer motor vardı. Ancak bu aracın en büyük özelliği Variomatic isimli kademesiz otomatik yani CVT şanzımandı. Bu yeni teknoloji DAF 600'ün kısa zamanda adını duyurmasına yetti.
DAF 600, yılsonuna kadar 50.000 adet satıldı. DAF'ın beklentilerinin üzerinde olan satış başarısına karşı DAF, 600'e alternatif olarak 1961'de 750'yi çıkarttı. Yeni bir havasoğutmalı motora sahip bu araç 30 HP gücündeydi. Ön bölümündeki sinyaller, yan aynaları da diğer yenilikleri arasındaydı. DAF, Variomatic'li modellerine 1961'de 600 pick-up seçeneğini eklerken 2 yıl sonraysa Combi isimli kapalı kasalı ticari araç üretim programına katıldı. 1965 ile 1967 yılları arasında tüm modellerini revize eden Hollandalı marka bu araçların malzeme ve işçilik kalitelerini arttırdı. 1967'de DAF 33 üretime başlarken sırada aynı yıl bu aracın biraz daha büyük hacimli modeli Tip 44 vardı. Variomatic'li DAF'ların sayısıyla birlikte kullanıcısı da artarken herkes bu araca karşı gerekli özeni gösteremiyordu. Özellikle bakımları ihmal edilen DAF'lar sert kullanımın da etkisiyle güç iletim kayışı koparttığında sürüş bir hayli zorlaşıyordu.
Hollandalı üretici Van Doorne's Automobile Fabric yani DAF firması geliştirdiği kademesiz otomatik şanzımanlı (Variomatic'li) otomobillerin üretimini 1975'de bitirdi. Aynı yıl projeyi satın alan Volvo, Variomatic'li 66 ve 343 modellerini üretmeye başladı. Zamanla Fiat, Subaru, Ford ve Nissan bu teknolojyi geliştirerek günümüze kadar yaşatmayı başardı.