Hidrojen çağı başladı

Mucit Fikret Özçelik, hidrojen enerjisini kullanarak araçlarda yüzde 33 yakıt tasarrufu sağladı. Mucit şimdi de, yüzde 90'ı hidrojen, yüzde 10'u petrol olan sistemin peşinde

Kaynak GAZETE Giriş Tarihi 03 Mart 2010 Güncelleme 03 Mart 2010, 01:06
Hidrojen çağı başladı

İÇİNDEKİLER

Bugüne kadar sizden gelen şikayetleri paylaştık. Şikayetlerinizi yetkili kişi ve kurumlara duyurarak çözümün bir parçası olmaya gayret ettik. Bugün değişik bir konu ele alıyoruz. Olumsuzlukların aksine içimizi ferahlatan, yarınlara umutla bakmamızı sağlayan bir konu bu. İkitelli Organize Sanayii Sitesi içindeki Dolapdere Sanayi Sitesi'ndeki küçücük bir tamirci atölyesinde bu ülkenin gelceğine kendince bir ışık tutmaya çalışan genç bir adam heyecanla çalışmaya devam ediyor. Günümüzdeki savaşların anası sayılan enerji konusunda milletimizin geleceğini aydınlatmaya çalışan bu mucit genç, ciddi mesafeler almış durumda. Türk mucit Fikret Özçelik sudan elde ettiği hidrojeni kullanarak benzinli ve dizel araçlarda yüzde 33 yakıt tasarrufu sağlamayı başardı. Bugüne kadar 500'den fazla araca takılan sistem hem TÜBİTAK'tan hem de Jandarma Ordu Donatım Ara Tamir Fabrikası Komutanlığı tarafından 2 ay test edildikten sonra geçer not aldı. TÜBİTAK mucit Özçelik'in buluşunu, "Bu tür bilginin, ölçülebilir bir temele oturtulması konusunda tek olan bu çalışmayı ülkemizde örnek kabul ederiz" diyerek patent verdi. Hidrojen enerjisi konusunda çalışmalarını sürdüren Fikret Özçelik, araçlardaki bu tasarruftan sonra hidrojenin kombilerde, mutfaklarda yakıt olarak kullanımını sağlayacak sistemlerin prototiplerini de yaptı. Mucit Özçelik'in hedefinde şimdi de yakıt pili sayesinde hidrojenden elektrik üretmek var. Genç mucit, hidrojen enerjisi ile ilgilenmesini babasına borçlu olduğunu söyledi. Fikret Özçelik'in hidrojenle ilgili çalışmalarını aktarmaya yarın da devam edeceğiz.

SİSTEM NASIL ÇALIŞIYOR?
Önce su tankı monte ediliyor. Elektronik kontrol ünitesi aracılığıyla hidrojen reaktörüne giden su, elektroliz yöntemiyle hidrojen ve oksijen gazlarına ayrıştırılıyor. Bir bağlantı aracılığıyla oksijen ve hidrojen, emme manifoltuna gönderilip buradan da yanma odasına sevk ediliyor. Oksijen ve hidrojen yanma odasında ana yakıtla birleşiyor. Böylece yakıtın yüzde 30'u hidrojen ve oksijenden karşılanıyor. Aynı zamanda yanma verimi artırıldığı için fosil yakıtın da daha fazla yanması sağlanıyor. Bu yanma veriminin artmasıyla yüzde 60'lara varan eksoz emisyon gazları azaldığı için çevre kirliliği azalıyor. Fikret Özçelik, hidrojenle ilgili şu bilgileri veriyor: "Hidrojen zaten motora yabancı bir yakıt değildir. Benzin ve motorinin de ana elementi hidrojenden oluşur. Hidrojen kendisini yenileyen tek elementtir. Çünkü hidrojen yandıktan sonra da oksijenle birleşerek su buharı haline gelir. Ve tekrar suya dönüşür. Dünya kütlesinin dörtte üçünün hidrojenden oluştuğunu da hatırlayalım."

İŞSİZLİK ORANI YÜZDE 14

20 DEVİN CİROSU 3.9 MİLYAR DOLAR

ZİRAAT'TEN İNSANSIZ BANKACILIK ŞUBESİ