* Afrika'da görev almam için bana şunlar söylendi: Bir gün çocuk sahibi olmaya niyetliysen ve onların refah içinde yaşamasını istiyorsan, öncelikle Afrika kıtasının bizim denetimimizde olması için çalışmalısın.
* Kabul ettim ama çocukların öleceğini söyledim. "Bizim çocuklarımızın yaşaması için o çocuklar ölmeli" yanıtını aldım.
* Göreve başladım. Kısa sürede Sudan, Somali, Kenya, Etiyopya, Nijer, Nijerya ve Kongo gibi bölgelerdeki petrolleri, Amerikalı ve İngiliz şirketlere verdik.
* Bu büyük bir başarı gibi görünse de, bölgenin geleceği için bir yıkımdı. Bugün vicdanımın beni nasıl bıçakladığını hissediyorum.
* Afrkika'ya şimdi de gidiyorum, onların için yardım topluyorum. Birçok eyaleti dolaştım ve büyük paralar topladım. Afrika'da aç uyuyan her çocuk, Dünyanın her yerinde tok uyuyan çocukları kıyaslayın. Siz de, çocuğunuz da Afrikalı olarak dünyaya gelebilirdiniz.
* Daha çok para ve daha çok güç için o çocuklar ölüyor. İnanın dünyanın büyük bir bölümü bunu görmezden geliyor ve gelecek. 20 yılda yaklaşık 150 milyon çocuk açlıktan hayatını kaybetti.
* Çünkü para, onlar için tek amaç. Şu anda petrol kazıları yapılan yerlerin çoğunda bebek cesetleri çıkıyor. Bunun sorumluları ise hergün partiler verip kutlamalar yapıyor. Şirketlerinin her tarafı 'kanlı' başarılarından mutluluk duyuyor.
Sadece Gates var
Dünyanın en zengin işadamları listesinde bulunan Microsoft'un sahibi Bil Gates dışında, Afrika'daki aç çocukları düşünen yok. Gates, bugüne kadar 1 milyar 100 milyon dolarlık bir bağışta bulundu. Hatta, eşi Melinda ile birlikte vakıf kurdu ve açlığa karşı yardım kampanlayarı düzenledi. Maalesef Gates'in bu çabası, istenen başarıyı sağlayamadı.