Görünen o ki, ülkemizin yeni bir sol partiye ihtiyacı var.
Kaybettiğinde, kazanmış saymayacak kendini.
İçine kapanık olmayacak, halka açılacak.
Bin kere düşüp kalkmış ip cambazlarından bıktık.
Toplum için mücadeleci olacak, ama durduk yere kavga çıkarmayacak.
Deve yapmayacak pireleri.
Çürümüş adamlar senfonisini dinletmeyecek vatandaşlara.


Hazıra konmayacak, çalışarak alacak.
Çalmadığı kapı kalmayacak.
İşçilerin, memurların, patronlardan daha değerli olduğunu savunacak.
Sadece şehirli kadınların değil, sofradaki yeri öküzlerden sonra gelen kadınların da yanında duracak.
Mişli geçmiş zamanların değil, geleceğin partisi olacak.
Sıfırın altındaki iklimlerde de, ayak izleri bulunacak.


Piyasa ekonomisi de bilecek, dünya ekonomisini de.
Batan esnaf için can yelekleri bulunduracak.
Partiyi yönetenlerin cüzdanları ceylan derisi olmayacak, yürekler ceplerden zengin olacak.
Apoletli beyler, kuştüyü yastıklarda değil, yer yatağında yatacak.
Aydınlığı gösterecek pusulası.
Çekirdeği dürüstlük olacak.


Askere saldırmayı demokrasi zannetmeyecek, katıksız demokrasiyi savunacak.
İşgal ve infaz kuvvetlerine her şartta karşı duracak.
Cinayetlere kaza süsü verilmesine izin vermeyecek.
Yalana, talana ve katliamlara karşı dururken, gözüpek olacak.
Ata'dan kalma her şey harabeye dönüşürken sahip çıkacak ama sadece laiklik üzerinden siyaset yapmayacak.
Aşkın menzilinden çıkmayacak, bütün meydanları dolduracak.
Partinin çıkarlarına değil, ülkenin çıkarlarına nöbet tutacak.


Son nefesi beklemek gerekmez.
Ülkesi elden giderken, gözünü kırpmadan kavgaya da girecek.


Böyle bir sol partinin... Bırakın güneşi, gölgesi bile aydınlatır ülkeyi.