Güncel | Yazarlar | Güne Bakış | Ekonomi | Aktüel | Magazin | Spor | Televizyon | Saklambaç | Astroloji | Arşiv | Ana Sayfa
Bugün: 12 Mayıs 2007  
Yazar Arşivi

The Economist, yeni paradigma

Londra'da hazırlıyorlar dergilerini. Adı The Economist.
Gidip görmüş değilim, her halde görkemli binalarındaki dayalı döşeli ofislerde, binlerce sterlin maaşları, pırıl pırıl otomobilleri ve dünyanın en güzel evleri zannettikleri kasvetli evlerinde müreffeh hayatlar yaşayan bu gazeteciler (dergiciler), son sayılarında ülkemizi kapak yaptılar ve buyurdular:
Türkler kendi meselelerini kendileri çözmelidir. Eğer laiklik ile demokrasi arasından bir seçim yapılacaksa, demokrasi seçilmelidir...

***

İnsanın gözleri doluyor, hislenmekten.
Ne kadar da bizi düşünüyorlar, ne kadar da bizim iyiliğimizi istiyorlar diye...
Bu, muktedir İngiltere'nin, son 500 yıldır dünyanın mazlum milletlerinin kanını emerek semirmiş en eski emperyalistlerinin yayımladığı dergi, bir noktada çok haklı.
Türkler, kendi meselelerini, evet artık kendileri çözeceklerdir.
Bu konuda hiç endişe buyurmasınlar.
Başımız sıkışırsa, ki sıkışacağını hiç sanmıyorum, döner The Economist'in cahil uzmanlarına danışırız da yani, küçük düşmeyiz.

***

Bu arkadaşları cahil bulmam sizi şaşırtmasın.
Yerkürenin en eski kıtası, medeniyet armadasa Avrupa'nın yönetim ve siyaset çevrelerinin (buna medya da dahil) giderek ne kadar cahilleştiği ve kalibre kaybına uğradığı kabak gibi ortada.
Bölgede ve küresel anlamda, paradigmaların nasıl değiştiğini takip dahi edemiyorlar.
Etmiş olsalardı, Türkler kendi meselelerini kendileri çözecek, tarzında bir ukalalığa kalkışmazlardı.

***

"Peki ne çapta cahiller bunlar?" diye soracak olursanız, onu da açıklamak çocuk oyuncağı.
Diyorlar ki, laiklik mi yoksa demokrasi mi seçilecek?
İnsan hiç bir dünya haritası alıp da bakmaz mı önce?
Var mı öyle, laik olmayıp da, demokratik olan bir memleket dünyada?
Meseleyi hem teorik açıdan bilmiyorlar hem de pratik açıdan Türkiye'yi tanımıyorlar.
Teorik olarak, laikliği benimsemek ve yerleştirmeksizin, demokrasiye yürüyemezsiniz.
Haa ama İran İslam Cumhuriyeti'ni, laik olmayan bir demokrasi kabul ediyorlarsa, bu da onların bileceği bir iş.
Pratik olaraksa, Türkiye'nin anayasa ile yönetildiğini ve anayasasındaki Türkiye laik demokratik bir hukuk devletidir, hükmünü bilmiyorlar.
Tepeden o kadar rahat akıl vermeye, yön göstermeye, tayin ve tespit etmeye alışmışlar ki, hiç araştırma zahmetine de katlanmıyorlar.
Yahu bu Türkler anayasayı, laf olsun diye mi yapmışlar.
Üstelik de aksak topal, ilerlete ilerlete, taaa 1876'dan beri (İlk Kanun-u Esasi)...
Değişen paradigma dedim ya; Türkiye'yi, Birleşik Arap Emirlikleri ile karıştırıyorlar.

***

Diyorlar ki beyler, (Biz buna jargonda, Baklayı sonradan ağızlarından çıkartıyorlar, deriz):
AKP parti desteklenmelidir. Yeniden iktidara seçilmelidir. Askere de dur denilmelidir.
Bakla bu!
Halbuki, The Economist akıldanelerinin hiç endişe buyurması gerekmiyor.
AKP seçilecekse seçilir, zaten 2002'de de seçilmişti, aslanlar gibi de geldi hükümeti kurdu. Seçilmeyecekse de seçilmeyecektir.
Demokrasi böyle bir şeyse, siz nasıl kalkıp da, dışarıdan gazel okumak suretiyle, 40 milyonluk seçmene, Şu partiyi seçin, diyebilirsiniz.
Bu mu sizin demokrasiden anladığınız?

***

Siz hayatınızda bu kadar ahmakça bir ikilem duydunuz mu?
AKP seçilirse demokrasi oluyor, seçilmezse olmuyor.
Ama hayır Türk seçmen kitlesinin The Economist'e bakıp da sandığa gitmeyeceğini onlar da biliyorlar da maksatları başka.
AKP'ye omuz vermek suretiyle, Türkiye'nin Batılılaşma sürecini ve kendi ayakları üzerinde durmasını güçleştirmek!
Bildiğiniz sömürgeci mantığı.

***

Sömürgeci stratejinin son halkası da gelip Türk Silahlı Kuvvetleri'ne dayanıyor.
Arkadaşlar, bizimkilere sesleniyor:
Askere dur deyin!
Bu kadar korkmayın yahu!
Askerin bir yere gittiği yok.
Bir bildiri yayınladı, Herkes demokrasiye sahip çıksın, dedi asker.

***

Ayrıca bu hususta, The Economist'in editörleri zahmete girmesinler.
Türkiye'de, sürekli kendi silahlı kuvvetlerine giydirerek hükümete yaslanmaya çalışan çok sayıda "demokratçık" var zaten. (Askere haklı ve doğru eleştiri getirenler hariç.)
Bu maksatlı saldırılar yüzünden Silahlı Kuvvetler'i savunmak zorunda kalanlara da yazık oluyor öte taraftan.
Ben darbe marbe olmaz, yapılmaz diye düşünüyorum. Çünkü paradigmalar yöntemleri de değiştiriyor.
Darbe çağrısı yapanlar ebleh tayfası.
Ama kışlada oturan askere, sırf hükümete yaranmak için taş atanları da görmezden gelemiyor insan.
Sonuç itibarıyla, The Economist, kendi ülkesine sorsun:
Irak'ta demokrasi için mi varsınız, diye..
YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Kim nasıl kilitledi   / 11-05-2007
 Demek ki neymiş   / 10-05-2007
 Allah Allah!..   / 09-05-2007
 Küresel bir oyun   / 08-05-2007
 Onlardan heryerde var   / 07-05-2007
 Asfaltlama çalışmaları   / 06-05-2007
 Erdoğan Baykal ve bir ütopya   / 05-05-2007
 Sandık fetişizmi   / 04-05-2007
 Halka kulak vermek   / 03-05-2007
 Demokrasi mi tehdit edildi?   / 02-05-2007
GÜNCEL
Nikah Nikah masasında kaldı
Görücü usulü ile tanıştığı polis memuru tarafından nikah masasında...
Arkadaş dayağı
Magandaya serbest
Hediyesi umut
Kral'a kardeş şoku
'Savaş'ı hayatla
Tanklar sıfır noktasında...
SPOR
Tuncay Tuncay depremi
Kanarya'nın yıldızı kendisine talip olan Olympiakos'ta forma...
Yıldız yağmuru
Lucescu ışık yaktı
İşte 27 ihtimal
Cümbür cemaat İzmir'e
UEFA için kazanmalıyız
Bolluk içinde yokluk
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
HAVA DURUMU
İSTANBUL Az Bulutlu 24°C 13°C 
ANKARA Parçalı Bulutlu 28°C 9°C 
İZMİR Az Bulutlu 32°C 18°C 
ANTALYA Parçalı Bulutlu 30°C 20°C 
ADANA Sağanak Yağmurlu 30°C 18°C 
EKONOMİ
IMKB E: 44.820,760 D:% -0,52
DOLAR S: 1,342 D:% 0,15
EURO S: 1,812 D:% 0,06
AKTÜEL
GÜNE BAKIŞ
EKONOMİ
GÜNCEL
  Güncel | Yazarlar | Güne Bakış | Ekonomi | Aktüel | Magazin | Spor | Televizyon
| Saklambaç | Astroloji | Mobil Takvim | Reklam | Künye | Ana Sayfa
    Takvim Servisi
    Copyright © 2003, 2007 - Tüm hakları saklıdır.
Merkez Gazete Dergi Basım Yayıncılık Sanayi ve Ticaret A.Ş.
Üretim ve Tasarım  Merkez Bilgi Grubu