Kesinleşen borcun uzlaşması olmaz 1996ila2007Şubat28tarihleriarasıvergimükellefiydimancakson2yıllıkvergimiveremedim.Şuanboştayım,borcumuödeyemem.Neyapmalıyım? * Kesinleşmiş vergi borçlarının mutlaka ödenmesi gerekir. Kesinleşmiş borçlar için uzlaşma ve benzeri yollarla borç tutarının düşürülmesi mümkün değil. Vergi dairesi ile konuşup borçları belirli bir ödeme planına bağlayıp, zamana yayarak ödeyebilirsiniz. Borcunuz için faiz işler ama hemen ödeyemiyorsanız başka bir yol da yok.
Dükkankapatırgibiolmaz * 1994yılındakurduğumşirketi2000yılındakapattım.2004yılındavergidairesimükellefiyetiresensilmişamaotarihekadarbeyannameverilmediğiiçintakdiregitmiş,vergisalmış,aslı8binliraolanborçşimdiödenemeyecekkadaryükselmiş.Neyapabilirim? * Daha önce de yazdım. Şirket kapatmak dükkan kapatmaya benzemez. Şirket ile dükkan aynı şey değil. Dükkanı kapatmakla şirket kapatılmaz. Nasıl dükkan açmakla şirket kurmak aynı şey değilse. Ne yazık ki, halen pek çok kişi aynı hataya düşünüyor. Şirket ticaret siciline tescil edildiği zaman kurulmuş olur. Tescil ile adına 'tüzel kişi' denilen bir varlık ortaya çıkar. Bu da tıpkı insanlar gibi bir kişidir, kişiliği vardır. Nasıl gerçek insanlar sahip oldukları dükkanı kapattıkları zaman yok olmuyorlarsa, şirketler de dükkanı kapanınca yok olmazlar. Şirketin tüzel kişiliğinin kalkması için Ticaret Sicili'nden silinmeleri gerekir. Bu da tasfiye iler olur. Tasfiye bitinceye dek şirketlerin beyannamelerini vermeleri gerekir. Vermemeleri durumunda, hem usulsüzlük cezası kesilir hem takdire gidilir. Fakat bu süre içinde şirketiniz başka bir iş yapmadıysa, takdir edilen vergiler için uzlaşmaya girilebileceği gibi vergi mahkemesinde dava konusu da yapılabilir. Dava açma süresi geçtikten sonra artık yapılacak tek şey ödeme emrine karşı dava açmaktır. Ama ödeme emrine açılan davayı kazanmak her zaman zordur. Bu şekilde açılan davalarla ilgili olarak yargının farklı kararları var.
Şirketlerinfarkları Yenibirşirketkuracağız,limitedşirketmi,anonimşirketmikurmakdahaiyidir? Şirket kurarken hangi şirketi kurduğunuzda başınıza ne geleceğini bilerek kurmak gerekir. Yoksa yine bir önceki sorudaki vatandaşın durumuna düşülebilir. Anonim şirketlerin hisseleri hisse senedine bağlanır ve bunların ortaklarının yapacakları toplantılara genel kurul toplantısı denir. Bunların yönetim kurulları ve denetçileri olur. Genel kurul toplantısının bir prosedürü vardır. Limited şirketlerde ise ortaklar istedikleri zaman kendi aralarında toplanıp karar alabilirler. Ayrıca müdür atanmazsa bütün ortaklar müdür kabul edilir. Kısaca belirtmek gerekirse limited şirket anonim şirkete göre daha kolay bir şirkettir. Bu şirketlerin ve kâr payı alan ortaklarının ödeyecekleri vergiler aynıdır. Hisselerin satılmasında ise durum biraz daha farklıdır. Limited şirket hisseleri ne zaman satılırsa satılsın satılmalarından doğan kazanç değer artış kazancı olarak vergiye tabidir. Anonim şirketlerinde de hisse senedi bastırılmadı ise durum aynıdır. Ancak hisse senedi bastırıldı ise bu hisse senetlerinin 2 yıl elde tutulduktan sonra satılmasından doğan kazançlar gelir vergisinden istisnadır. Anonim şirketlerin ödeyemedikleri vergi borçlarından yönetim kurulu sorumludur. Yönetim kurulunda olmayan ortakların sorumluluğu yoktur. Limited şirkette ise müdürler kamu borçlarının tamamından sorumlu oldukları gibi, müdür olmayan ortaklar da borçtan hisseleri oranında sorumludurlar. Değerlendirmeler buna göre yapılmalıdır.