Mucize... Sally, küçük kardeşi George hakkında anne ve babasının konuşmalarını duyduğu zaman yalnızca 8 yaşındaydı. Kardeşi çok hastaydı ve onu kurtarabilmek için ellerinden gelen her şeyi yapmışlardı. George'un yalnızca çok pahalıya malolacak bir ameliyatla kurtulma şansı vardı fakat bunun için yeterli paraları yoktu. Babasının, umutsuz bir biçimde annesine şöyle fısıldadığını duymuştu Sally: - Artık, yalnızca bir mucize onu kurtarabilir. Bu sözleri duyar duymaz, usulca kendi odasına yürüdü Sally. Domuz biçimindeki kumbarasını gizlediği yerden çıkartarak içindeki paraları saymaya başladı. Yanılgıya düşmemek için tam 3 kez saydı bozuk paraları. Sonra hepsini cebine koyarak aceleyle evden çıkıp, köşedeki eczaneye gitti. Eczacının dikkatini çekebilmek için büyük bir sabırla bekledi. Eczacı çok yoğundu ve bir adama ilaçlarını nasıl kullanacağını anlatıyordu. Bu yoğun çalışmanın arasında 8 yaşındaki bir çocukla ilgilenmeye hiç niyeti yoktu ama Sally'nin beklediğini görünce, "Evet, ne istiyorsun söyle bakalım. Biraz acele et, gördüğün gibi beyefendiyle ilgileniyorum" diyerek yanındaki şık giyimli adamı gösterdi. Sally, "Kardeşim çok hasta, bir mucize almak istiyorum" dedi. Eczacı, Sally'e bakarak, "Anlayamadım" dedi. "Şey, babam 'Onu ancak bir mucize kurtarabilir' dedi, bir mucize kaç paradır, bayım?" Eczacı Sally'e sevgi ve acımayla baktı bu kez. "Üzgünüm küçükkız, biz burada mucize satmıyoruz, sana yardımcı olamayacağım" dedi. Sally o kadar kolay vazgeçmek istemedi. Eczacının gözlerinin içine bakarak "Karşılığını ödemek için param var benim, bana yalnızca fiyatını söylemeniz yeterli" dedi. Bu arada Sally ve eczacının yanında bekleyen iyi giyimli bey Sally'e dönerek "Ne tür bir mucize gerekiyor kardeşin için küçük hanım?" diye sordu. "Bilmiyorum" dedi Sally. Sonra gözlerinden aşağı süzülen yaşlara aldırmaksızın devam etti: - Tek bildiğim, o çok hasta ve annem ameliyat olmazsa kurtulamayacağını söyledi. Ailemin de ameliyat için ödeyebilecekleri paraları yok. Ama babam "Onu ancak bir mucize kurtarabilir" deyince ben de paramı alıp buraya geldim. "Peki, ne kadar paran var?" diye sordu iyi giyimli adam. "1 dolar ve 11 sent. Ve dünyadaki tüm param bu!" diye yanıtladı adamı Sally. İyi giyimli adam da "Bu iyi bir şans, küçük kardeşini kurtarmak için gerekli olan mucizenin bedeli bu para" dedi. Adam bir eline parayı aldı, öteki eliyle de Sally'nin elini tutarak "Beni yaşadığın yere götürür müsün lütfen? Küçük kardeşini ve aileni tanımak istiyorum" dedi. İyi giyimli adam Dr. Carlton Armstrong'du ve George için gerekli olan ameliyatı yapabilecek, tüm dünyada tanınmış bir cerrahtı. Ameliyat başarıyla sonuçlanmış ve aile hiçbir ödeme yapmamıştı. Anne, "Hala inanamıyorum doğrusu. Ameliyatın maliyeti de ne kadardır merak ediyorum" dedi. Sally ise mucizenin kaça mal olduğunu çok iyi biliyordu. Tam tamına 1 dolar ve 11 sent! www.balca.net