PANİsK atakta nabzın arttığı, kimi zaman tansiyonun hafif derecede yükseldiği saptanabilir. Daha az sayıda hastada ise tansiyon düşüklüğü görülebilir. Elektrokardiyografileri çekildiğinde normal bulunur. Panik atağı sırasında saptanan tansiyon yüksekliği, o kişinin bir tansiyon sorunu olduğunu göstermez ve bu açıdan bir tedavi uygulanması da gerekli değildir. Hastayı muayene eden hekim çoğu kez bu şikayetleri açıklayabilecek bedensel bir hastalık saptayamaz. Panik atağı genellikle 10-30 dakika sürdüğünden hasta acil servise veya hekime gelinceye kadar ya da yukarda sözü edilen tetkikler yapılıncaya kadar geçen süre içinde zaten atağın hükmü geçmektedir. Ayrıca hastanenin güvenli ortamı da bu hastalarda ek bir rahatlama sağlayabilir.
İKNA ETMEK İMKANSIZ GİBİ... Bütün bunlara rağmen hastaya önemli bir hastalığının bulunmadığı, bir kalp krizinin söz konusu olmadığı söylense de kişi yeterince rahatlayamaz. Hastalığın doğası gereği yineleyen panik ataklar kendisinde nedeni saptanamayan ciddi bir bedensel hastalık bulunduğunu düşündürmeye başlar. Hasta, doktor doktor dolaşmaya başlayabilir. Tekrarlanan tıbbi incelemelere ve verilen 'Önemli bir şeyiniz yok' güvencelerine rağmen, hastanın kaygıları giderilemez ve hayati bir hastalığı olmadığı konusunda ikna edilemez.