Panik atağı sırasında aşağıda sıralanan belirtiler görülür:.
* Çarpıntı * Göğüs ağrısı veya göğüste sıkışma hissi * Nefes darlığı veya boğulacakmış gibi olma ve bunun sonucunda aşırı soluk alıp verme * Ağız kuruluğu * Terleme * Titreme veya sarsılma * Bulantı, karın ağrısı veya karında gaz hissi * Üşüme, ürperme veya ateş basması * Kollarda ve bacaklarda uyuşma ve karıncalanmalar * Kas gerginliği * Baş dönmesi, sersemlik hissi, düşecekmiş veya bayılacakmış gibi olma * İdrar yapma, veya dışkılama isteği * Gerçek dışılık veya bedenine yabancılaşma * Düşüncelerini toparlayamama veya konuşamama hissi * Felç geçireceği veya bayılacağı korkusu * Ölüm korkusu * Delirme korkusu * Kontrolünü kaybedeceği ve çevresindekilere karşı küçük düşeceği korkusu Bu belirtilere bir tehlike beklentisi veya artık sonunun geldiği düşüncesi ve atağın çıktığı ortamdan kaçma dürtüsü de çoğu kez eşlik eder. Bir panik atağı sırasında bu belirtilerin hepsi görülmeyebilir. Panik atağının temel özelliği yukarıdaki tabloda sıralanan bedensel ve duygusal belirtilerden en az dördünün bulunduğu, şiddetli bir korku, huzursuzluk ve gerginlik ile nitelikli bir süreç oluşudur. Atak sırasında görülen belirtiler; kişiden kişiye çeşitli oranlarda değişebildiği gibi, aynı kişide ataktan atağa değişik belirtiler de söz konusu olabilmektedir. Panik bozukluğu; ani olarak, beklenmedik bir anda ve yerde ortaya çıkan panik ataklarıyla kendini gösteren bir hastalıktır.
Panik atağı bir kez geçirmekle hasta olunur mu? Panik atağının bir kez geçirilmesi hastalık olması için yeterli değildir. Geçirilen bir panik atağının ardından, tekrar bir panik atağı geçirebileceğine ilişkin sürekli bir kaygı içinde olma durumu da, panik bozukluğu tanısı koymada değer taşıyan bir ölçüttür. Bu durum beklentisel anksiyete olarak adlandırılır. Bazı panik bozukluğu tanılı hastalar, o güne kadar yalnızca bir kez ya da çok az sayıda panik atağı geçirseler bile, yeni bir panik atağı daha geçirebileceklerine ilişkin bir beklenti ve bundan kaynaklanan yoğun bir anksiyete içinde olabilmektedirler. Sürekli olarak diken üstünde tetiktedirler. Bu korkulu, kaygılı, endişeli ve gergin süreç nedeniyle bazı hastalar; kendilerinde nedeni saptanamayan önemli bir bedensel hastalık bulunduğu düşüncesiyle, hastalık hastalarına özgü tutum ve davranışlar içine girebilirler.
Bunlar ne gibi davranışlardır? Sürekli olarak olarak tansiyonlarını ölçtürür ve nabızlarını sayarlar. Kalplerini zorlayacağını düşündükleri spor yapma, cinsel ilişkide bulunma gibi etkinliklerden kaçınırlar. Geceleri gelen panik ataklar da vardır. Bu kişiler uyumaktan kaçınabilirler. Hatta hekimlere uykusuzluk sorunuyla başvuranlar vardır. Giderek yalnız kalmaktan korkmaya veya dışarı çıkamamaya başlarlar. İşine gidemediği için çalışmayı bırakan hastalar vardır. Öte yandan ne yazık ki bu gibi hastaların alkol veya sakinleştirici ilaç kötüye kullanımına ve hatta bağımlılığı geliştirebildikleri söylenebilir.
Panik atakları başka hangi durumlarda görülür? Panik bozukluğunda görülen panik atakları sıklıkla beklenmedik aniden ortaya çıkar. Ancak tetikleyici bir olayı izleyerek ortaya çıkan panik atakları da vardır. Örneğin fobilerde görülen köpek, yılan, yükseklik korkusunda olduğu gibi veya sosyal fobide olduğu gibi toplum içine çıkılan durumlarda panik atağı geçirilebilir.
