Güncel | Yazarlar | Güne Bakış | Ekonomi | Aktüel | Magazin | Spor | Televizyon | Papatya | Astroloji | Ana Sayfa 23 Ocak 2005

Hac, bayram, alkol..

"Yunus Emre der hoca
Gerekse bin var hacca
Hepisinden iyice
Bir gönüle girmektir"
Yunus Emre

Annem annem! Bir bayram daha geldi geçti.. Hayret bir şeydir ki, bu seferki kısa kesti.. Tam bir kasap havası oldu..
Ve iki cihanda aziz olası bizim insanımız -Ki çoğunlukla hiçbir işi bilmediği halde her işi yapan o yiğit kısmımız..-, bu Kurban Bayramı'nda da bermutat kasaplığa soyundu.. Ve sonuç, Kurtuluş Savaşı'nda vermediğimiz kadar yaralı.. Kurban yerine kendisini kesen ve kanrevan içinde kurbanlara karışmış tipler..
Annem, annem! Bereket kısa kesti bu bayram.. Üstelik, cumartesi, pazar cepten gitti.. İki gün bayram ki halları tam bayramlık bizim ahaliyi hiç kesmez..
Ve merak ettim, "2005 yılı Kurban Bayramı olarak zayi olmuştur, acep 2006'da nasıldır?" diye..
Bayram yine Ocak'ta ve o ay iptal.. Gelecek yılın Ocak ayının yarısı Kurban Bayramı.. Bir cuk oturmuş ki mübarek, olursa o kadar olur..
Hayırlara vesile olur inşallah..

Bayramlar saklansın bazılarından..
Annem annem! Benim takıldığım, bu bayramları neden saklamazlar Darülacezeler'de, düşkünler yurtlarında, istirahat ve huzurevlerinde yaşayan kocamışlardan.. Çünküm şundan ki, her bayram, onlar için bir işkence.. Gerçekleşmeyecek bir beklenti içinde, kahırlar dolu çok insan..
Bu bayramda da düştü yine o görüntüler ekrana.. Çok kırık dökük, çok hiç kimsesiz ve hiç ziyaretsiz, içlerine dışlarına ağlayan insan manzaraları.. Baştan ayağa hüzün ve kahır bir şeyler be annem annem! Çok zaman vardır ki sana ve babama hiç gelemedim bağışla annem annem! Artık en küçüğümüz yanınızda, onunla idare edin şimdilik..
Annem annem, artık bayramlar senin bildiğince değil.. O eski zamanlarda, bayramlarda gücü yeten İstanbul'a taşınırdı; bu şehrin havasını solumak, suyunu içmek, "Benim İstanbul'u görmüşlüğüm vardır.." diyebilmek için.. Gel gör ki şimdilerde herkesler bu kentten tüymeye bakıyor.. Hem de nasıl? Ayakları kıçlarına vuraraktan.. O eski bayram ziyaretleri artık devede kulak..
Ellerinde şeker, çikolata paketleri, ya da hatır alma, hatır sorma ziyaretleri, şimdilerde tevatür..
"Çok içiyor muyum?" diye mi sordun annem annem? Hani, bayram filan diyerekten.. Yafu ne içmesi be manakamu.. Kim kaldı birlikte içecek ve hangi yerler?
"İçki.." dedin ya, bu bayramın adına yakışır olarak, herhal birileri ve muhakkak kavurma ile birlikte götürüyorlardır o işi..
Ama gerçek o ki; rakılar çoğaldı, düzeldi ama, gel gör ki muhabbetler bitti..
"Taşradan mukassi görünür ama../Bir başka ferah, bir başka letafet var içinde.." meyhaneler yok artık.. Erkek kısmı hoyrat mı hoyrat, kadın ise yeni moda bir cadaloz mu cadaloz.. Bir söyle, bin dinle.. İyi ki televizyon sizin oralara gelmedi daha.. Ve ne isabet ki seyretmiyorsunuz birtakım rezillikleri..
Ha, bu arada bölük pörçük anlatıyorum ama bağışla.. Sen de torunlarını filan pek bekleme.. Onların böyle adetleri yok.. Babamı bir kez daha alıştır buna.. Boşuna hüzne durmasın..
Şimdiki yaşam bu minval üzere.. Herkesler kendine.. Ölüler ölmüşlerdir işte.. Kime ne çıkarları vardır ki? Çekiver kuyruklarından.. Düşünüş tarzları bu kafa üzere..
"İçki.." diyordum ya.. Onun saltanatı Ramazan Bayramı'nın sonundaydı.. O bir ay, Ramazan süresince garaja çekilmiş akaryakıt tankerleri gibisince beklemede olan insanlarımız, öyle giriştiler ki yüklenmeye, adeta depo deldirmecesine..
O günlerde bu bildiğimi sandığım alkole dair çok anlatılar okudum, dinledim ki hiç bilmediğim bir işler.. Ona merakları ve korkuları olanlar için üçbeş laf edeyim annem annem, bu mübarek Kurban'da ve tam hac mevsiminde.. Sevaptır..

Alkole dair..
İmdi benim kıraat ettiklerime ve duyduklarıma göre, Müslümanlık'ın ilk yıllarında fazlasıyla içilirmiş.. İnsanları çok alıştıkları şeylerden birdenbire vazgeçirmenin zorluğu ve hatta imkansızlığı bilinen şeylerden olduğundan, Yüce Allah da kullarının bu konudaki tutumlarına uygun bir yol seçmiş..
İçkiyi bir çırpıda değil, tedricen yasaklamış.. Dileyen içmeye devam etmiş.. Hazreti Peygamber, bunlara ses etmemiş.. Sonraları ashabın önde gelenlerinden Ömer, Muaz ve bazıları "Ya Resulullah, içki hakkında bize fetva ver, görüş bildir.. İçki aldı başını gidiyor.."
demişler.. Bunun üzerine, "Sana, içki ve kumardan soruyorlar! De ki: Her ikisinde de büyük günah ve insanlar için faydalar da vardır.. Ancak her ikisinin günahı, faydalarından büyüktür.." (Bakara Suresi, Ayet: 219) şeklindeki ayet inmiş.
Amma velakin annem annem, bizim Müslümanlar yine işrete devam edince, Peygamberimiz'in "Yarabbi, içki hakkında bizi tam bir şekilde aydınlat.. Kesin ve açık bir hüküm bildir.." diye dua etmesi üzerine, "Ey iman edenler, içki, kumar ve fal okları şeytan işi, pisliktir.. Bunlardan uzak durun ki kurtuluşa eresiniz.." (Maide Suresi, Ayet: 90) şeklindeki ayetin inmesi üzerine, bütün müminler içkiye tövbe etmişler..
Ya annem annem, şimdilerde işte ben böyle şeyler kıraat etmekte, öğrenip bellemeye çalışmaktayım..
Sonracığıma, Hazreti Ali'nin bir lafı var ki amman amman.. Demekte ki: "Bir denize bir damla şarap düşse, sonra o deniz kuruyup yerinde otlar bitse, orada hayvan otlatmazdım.."

Yunus Emre sözleri..
İmdilerde bayramla birlikte ekranlarda hac görüntüleri.. Kazasız belasız şeytan taşlamalar..
Ve yakın plan çekilmiş görüntülerde; gerçekten nur yüzlü, gülen gözlü mutlu insan portreleri..
Yafu annem annem, "Benim de acaba büyük göçten önce bir hac mevsimim gelmiş mi?" diye düşünüyorum.. Ama ıııhhh!.
Ben garip, yazının başlangıcına çaldığım Yunus Emre söyleminden yanayım hep..
Ve büyük İslam bilgini Ömer Hayyam'ın rubailerinden:
"Cennetle cehennem.. Var gören gönlüm?
Dönmüş kimi gördün sen öteden gönlüm?
Yok bunlara değin ortada bir tek eser;
Korkuyla umut, öyleyse neden gönlüm?"

***

Evet annem annem, bakalım Yunus Emre o başlangıcında söylediğinin bütününde ne diyor?
"İlim, ilim bilmektir
İlim kendin bilmektir
Sen kendini bilmezsin
Ya nice okumaktır

Okumaktan murat ne
Kişi Hak'kı bilmektir
Çün okudun bilmezsin
Ha bir kuru ekmektir

Okudum bildim deme
Çok taat kıldım deme
Eğer hak bilmez isen
Abes yere yelmektir

Dört kitabın na'nisi
Bellidir bir elifte
Sen elifi bilmezsin
Bu nice okumaktır

Yiğirmi dokuz hece
Okursun uçtan uca
Sen elif dersin hoca
Ma'nisi ne demektir

Yunus Emre der hoca
Gerekse bin var hacca
Hepisinden iyice
BİR GÖNÜLE GİRMEKTİR"

***

İşte böyle bir şeyler annem annem! Ama ah keşke, bu bayramları saklasalar Darülacezeler'de, yoksullar yurtlarında, istirahat ve huzurevlerinde yaşayan kocamışlardan..
Boşu boşuna beklemese onlar bayramları, ziyaretlerine hiç gelmeyecekler için..
Fax : 0212 2815840
GÜNCEL
Katili Katili dayısı mı saklıyor ?
Benzinciyi basıp sevgilisini kaçırdıktan sonra patronunu öldüren...
'Umut' mucizesi
Yankesici şov
Kumar borcu bir aileyi yok etti
Arkadaş kurbanı
'Hanım' dayağı mağdurları
'Bana iş verin çalmayayım!'
SPOR
Hakan Hakan sahnede
Hakan Şükür, defansın arasından hava topuna mükemmel sıçrayarak...
Sürgünde bayram
Büyük iddia
Fener sahaya çıkıyor
Transfere evet
Final maçımız
Hooijdonk'a çağrı yapıldı
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
HAVA DURUMU
ISTANBUL - Yağ. Ola. 7 C,Par. Bul. 4 C
ANKARA - Yağmur 9 C,Yağmur -1 C
IZMİR - Yağmur 13 C,Par. Bul. 5 C
ANTALYA - Yağmur 15 C,Yağmur 9 C
ADANA - Par. Bul. 13 C,Par. Bul. 5 C
EKONOMİ
IMKB E: 26.918,100 D:% 0,39
DOLAR S: 1,345 D:% 0,00
EURO S: D:%
AKTÜEL
GÜNE BAKIŞ
EKONOMİ
GÜNCEL
     
  Güncel | Yazarlar | Güne Bakış | Ekonomi | Aktüel | Magazin | Spor | Televizyon | Papatya | Astroloji | Ana Sayfa
     
     
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
Merkez Gazete Dergi Basım Yayıncılık Sanayi ve Ticaret A.Ş.
Üretim ve Tasarım  Merkez Bilgi Grubu