Kemal Derviş, uzun yıllardır ABD'de Dünya Bankası'nda görev yapıyordu. Fakat gönlünde hep Türkiye'de; ya Hazine Müsteşarı, ya da Merkez Bankası Başkanlığı yatıyordu. Özal'ın başbakanlığı döneminde, Türkiye'de bir üst düzeyde görev alma isteği Özal tarafından uygun görülmedi. Çünkü rahmetli Özal, Derviş'i iyi tanıyordu. Onun ülkeye getirisinden çok götürüsü olacağını biliyordu. Ecevit başkanlığındaki 57. Hükümet döneminde yaşanan ekonomik krizde, Bay Derviş, kurtarıcı edasıyla Başbakandan yetkili ekonomiden sorumlu devlet bakanlığı görevine getirildi. Kahvaltıyı 25 TV kamerası eşliğinde yapan Bay Derviş, tenis maçlarını ise 50 basın mensubu refakatinde oynamaya başladı. KURTARICIDİYEGELDİ Türkiye ekonomisinin gerçekleri ile hiç yüz yüze gelmemiş, bürokrasiyi tanımamış, muhtemelen Florya'yıFlorida diye algılayan BayDerviş, aldığı talimatları yasalaştırmak için gerektiğinde bakanları azlettirmesini becerdi. Halkın yararına olmayan, tersine halkı perişan eden yasalarına karşı çıkan iktidar milletvekillerini kara listelere aldırmayı başardı. Sonunda beceremeyince de, kendisini bakan yapan Ecevit,YılmazveBahçeli' yi arkadan hançerleyerek hükümeti yıktı. Bu yetmemiş gibi, İsmailCemveHüsamettinÖzkan ile kurduğu YTP'yi yüz üstü bırakarak, partinin bugünkü sonunu hazırladı. CHP'de, kendisini milletvekili seçtiren DenizBaykal'a baş kaldırdı. Belli aralıklarla Takvim'de yazdığım yazılarla Derviş'in nerede olduğunu, bir İstanbullu olarak vekilimi aradığımı yazsam da kendisine ulaşamadım. Ancak dün, BayDerviş'ten,Fransa'dancevapgeldi.BayDerviş,Fransa'nınenünlüLeMondegazetesinin18Ekimtarihlimülakatında,bakınTürkiyeiçinnelersöylüyor. Gazeteci soruyor: Türkiye ile Avrupa arasında, en dikenli konu 'ERMENİSOYKIRIMI' tartışılıyor. Sayın Derviş, siz buna katılıyor musunuz? 'ERMENİKATLİAMI'DEDİ BayDerviş'in dehşet verici cevabı ise: Bu fırsattan faydalanıp 1. Dünya Savaşı sırasında meydana gelen ERMENİKATLİAMI'ndan derin bir acı duyduğumu söylemek isterim. Bu acıları tanımak ve üzüntüleri ifade etmek gerekir. Bakınız gazeteci bile 'Ermeni katliamı' diye değil, 'SOYKIRIM' diye soruyor. TBMM'nin bir üyesi olan İstanbulMilletvekiliKemalDerviş, 'ERMENİKATLİAMI' diye cevap veriyor. Soykırımilekatliam çok farklı kelimelerdir. Bay Derviş'in lisan bilgisi de bu iki kelime arasındaki farkı bilecek derecededir. Avrupalı'nın bile sorarken daha münasip bir lisanla sorduğu Ermeni soykırımı konusunda; TBMMüyesiKemalDerviş,pervasızcaERMENİKATLİAMI'nı kabul edip, derin bir acı duyduğunu ifade ediyor. Hala KemalDerviş'i tanımayan bazı işadamlarımız da ,AB müzakerelerinde Türkiye'yi temsil edecek kişinin KemalDerviş olmasını öneriyor. Eğer KemalDerviş müzakereci olarak görevlendirilirse, bilin ki AB' ye girmek mümkün olmayacaktır. DünyadabilekabuledilmeyenErmenisoykırımıiddialarından'Ermenikatliamı'diyebahsedebilenTBMMüyesiKemalDerviş'tenbaşkanebeklenir?TBMMBaşkanıBülentArınç'tan beklenen, KemalDerviş'in ilk katılacağı oturumda bunun hesabını sorup, kullandığı kelimeleri geri almasını sağlamak olmalıdır. Gerçi BayDerviş'in, hiçbir mazereti olmadığı halde TürkiyeBüyükMilletMeclisi oturumlarına katılmadığı da bilinen bir gerçek. Merak ediyorum, TBMM, yurt dışında gezerek oturumlarına katılmadığı Bay Derviş'e ne zaman Meclisiçtüzüğünüuygulayacakveüyeliğinidüşürüp,kendisinigeldiğiyeregönderecektir?